Etiketler

Sayfalar

28 Eylül 2010 Salı

baker


ulus'un yaptığına, tıpkı bir fırıncının her sabah erkenden kalkıp yaptığı gibi 'ekmek pişirmek' denmez mi? ulus'un yazdığına ekmek denmez mi? ulus'un yaptığı ekmek yenmez mi? ulus baker'in tüm sıkıntılarına, elini kolunu nereye koyacağını bilememelerine rağmen umutsuz olduğunu düşünmüyorum. metnin onu çok kolaylıkla, getirip sinizmin kapısına bırakması olasılığına rağmen, o her zaman meraklı, umutlu ve çalışkandı. ulus her sabah ekmek yapardı. tıpkı onun gibi geceden hamuru mayalayıp, güne taze ekmek kokusuyla başlamak lazım. yazmak lazım. ulus the baker.

öğle uykusu


gustave courbet, uyku

"Öğle uykusu bir zorunluluktur. Sizden bir şeyi kibarca istemek yerine basbayağı dayatır kendini. Oradadır işte, çekici, işveli, yumuşacık, kısacası dayanılmaz. Sıcaklığıyla sarar sizi, okşar, sever. Onu körü körüne izlersiniz. Gözleriniz siz istemeseniz de kapanır, bedeniniz gitgide gevşer, biraz sonra belli belirsizce içi boşalır sanki, hafifler, görünmez gibi olur, yok gibi. İçiniz mutlulukla, bir mutluluk biçimiyle dolup taşar. Bırakırsanız kendinizi, koyuverirseniz ve içten içe şaşırarak benliğinizi teslim edersiniz."

thierry paquot, bir sanattır öğle uykusu