Başım ağrıyor. Bütün gün yazı yazmak ve okumaktan. “Sürmanaj olacaksın!” demişti bir kere. “Vay be, büyük yazar hastalığı. Olayım bari, havam olur” diye düşünmüştüm.
Karnım ağrıyor. “regl oldum”. Ne tuhaf…Ben ‘regl’ oluyorum, temizlikçi kadın ‘aybaşı’. Ablamın kaynanasının ‘kanaması’ oluyor, Karalar Tekstil’deki ortacı Binnur ‘hastalanıyor’. Hepimiz iş yerinde ‘lavaboya’ giderken, pedimizi değiştirmek için, cebimize koyuyoruz. Elinde sallaya sallaya gidenini görmedim. Binnur pedini BİM’den alıyor, Scarlett marka,1 lira 25 kuruş ödüyor.
Dişim ağrıyor. Pişirdiği ezogelini içerken birden acıyla donakalıyorum. Kaşığı bırakıp, gözlerimi yumuyorum. Biraz beklersem geçer. “Ne oldu?” diyor. “Dişim” diyorum. “Ağrıyor” . “Çürük var”. “Ağzın kokuyordu bir süredir zaten, doktora git!” diyor. Ağzım kokuyormuş, öyle diyor. Çorbasına devam ediyor.
Boğazım ağrıyor. İki paket sigara ve bir sürü buz gibi biradan sonra.
Kolum ağrıyor. Sağ kolum. ‘bilgisayar faresi’ yüzünden.
Bacaklarım ağrıyor. Yağmur yağacak.
Daraldım.
Ağrıyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder