fotoğraf: elif türkölmez, neukölln
kerevizi 'çorbalık' satıyorlar. yarım kereviz, iki havuç, bir dal pırasa ve biraz da kereviz yaprağı bir arada... ben sanki, 'onların da gönlü olsun' der gibi, tedirgin, gittim aldım o 'çorbalık kereviz'den. ama bildiğim usul, yemeğini yaptım. soğanları zeytinyağında pembeleştirip, azcık salça ve yarım domatesle kavurdum. patatesleri halka halka, havuçları halka halka, pırasaları halka halka, kerevizi de biçimsizce doğrayıp karışımın içine attım. tepesinden kaynamış su, bir tutam tuz, karabiber ve kırmızı pul biber ekleyip kaynattım. tabağa alınca pırasaları yadırgadım biraz. "kereviz yemeğinin içinde pırasa olmaz" dedim kendi kendime. tadına bakarken ağzımdan çıkan tek söz 'tuzluğu uzatır mısın? oldu. gözlerim doldu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder